Page 31 - FBEK DERGİ - 1
P. 31

çıkarmak gibi kaygısı olduğunu ise hiç san-
                  mıyorum.


                  Hatta Fazıl Say’ın kitabına konu olan ‘’4.33’’
                  adlı eserinde sessizliği dinletiyor sanatçı.
                  Evet, evet yanlış duymadınız!

                  Sessizlik...

                  John Cage sahneye çıkar, piyanosunun başı-
                  na oturur, kapağı açar, bir süre bekler, kapağı
                  kapatır ve bir süre daha bekler. Sonra  yine
                  kapağı kaldırır, bir süre bekler, kapağı kapa-
                  tır ve bir süre daha bekler. Bunu birkaç kez
                  yapar sanatçı. 4 dakika 33 saniyelik süreyi
                  doldurduğunda piyanonun kapağını kapatır,
                  ayağa kalkar, seyirciyi selamlar ve sahneyi
                  terk eder.


                  Yaratıcı mı?

                  Evet, çok yaratıcı!

                  Gündüzden önce gecenin gelmesi gibi, ses-
                  ten önce bir sessizlik var mutlaka ve Cage’in
                  de dediği gibi “Hiçbir ses kendini yok eden
                  sessizlikten korkmaz ve sese gebe olmayan
                  sessizlik yoktur.”

                  Bu anlayışla bakarsak, biz dinlesek de dinle-
                  mesek de bir ses var, müzik var.

                  Hayat=Müzik

                  Damarlarımızdan  akan  kanın,  kalp  atışımı-
                  zın, geçen zamanın, çalan kornanın, akan
                  hayatın sesi, müziği… Ancak kalp dahi kanın
                  bir damlasını pompalamadan önce diğerinin
                  pompalanmasını bitiriyor, bir soluk alıyor.
                  İşte sessizlik!

                  Ses, sessizlik, ses, sessizlik, ses…


                  Müzik dediğimiz şey de bu değil mi? Bir ses,
                  bir de sessizlik!!!


                  Müzik kulağım var mı, yok mu bilmiyorum.
                  Azıcık olduğunu umuyor ve müzik dinleme-
                  yi gerçekten seviyorum. Galiba John Cage’in
                  zaten az sayıda olan besteleri içinde en çok
                  4.33’ü beğendim.

                  Son olarak bu yazının konusunu ilgi çekici
                  bulanlara bir tavsiye:

                  Deneyselliği resimle buluşturan Amerikalı
                  ressam Rauschenberg! Bir araştırın ya da
                  önümüzdeki sayıyı bekleyin…

                                                                                                                          33
   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36