Page 33 - FBEK Dergi-2
P. 33

TARİH

















                                             Zenginliğin ve Ölümsüzlüğün Anahtarı:

                                                                                                               Simya





                            Didem ÖZKAN            ğitimlileri  aydınlatırken  cahil-  da ölen İsviçreli Simyager Paracelsus’un
                  Yakacık Fen Bilimleri Okulları
                          Kampüs Müdürü “E lerin  kafasını  karıştıran  bazı        kurucusu  olduğu  bilinen  bir  ezoterik
                                                   büyük bilimler vardır. Simya da   ekol  olan  Gül-Haç  örgütünün  doğu-
                                                   onlardan  biridir.”  Canterbury   şu,  birçok  felsefeci  tarafından  Simya  ve
                                         Hikayeleri, Geoffrey Chaucer               Hermetizm  anlayışına  bağlanmaktadır.
                                                                                    Zamanla simya, kimyaya dönüşmeye baş-
                                         Tarih  boyunca  birçok  bilim  adamının    ladığında ise mistik, ezoterik ve sanatsal
                                         ömrünü vakfettiği gizemli bir uğraş ola-   yönleriyle bilim tarihçileri ve filozofların
                                         rak karşımıza çıkar simya, diğer bir adı   ilgi alanına girmiştir. Günümüzde kimya
                                         ile  “alşimi”. Onu gizemli kılan, belki de   ve  metalürji  endüstrilerinde  kullanılan
                                         bir dönemin felsefesini ve doğanın ilkel   birçok madde ve işlem, eski dönem sim-
                                         yollarla  araştırılmasını  ifade  eden  bir   yacılarının keşfi olarak bilinmektedir.
                                         kavram olmasıdır.
                                                                                    Coelhonun  “Simyacı”  kitabında  yazdığı
                                         Etkileri  19.  yüzyıla  kadar  devam  eden   “Sana  söylemiş  olduğum  şeyi  hatırla:
                                         ve en az 2500 yıldır üzerinde çalışıldığı-  Dünya, Tanrı’nın yalnızca görünen par-
                                         na inanılan simya; başlangıçta doğadaki    çasıdır. Simya da tinsel yetkinliği maddi
                                         madenleri altına dönüştürerek zenginleş-   alana yönlendirir yalnızca.” cümlelerinin
                                         mek, dünya üzerinde hâkimiyet kurmak       aksine,  günümüzde “simya” dendiğinde
                                         olarak  tanımlansa  da  Hermetik  öğreti-  insanın aklına ilk gelen sinema ve edebi-
                                         lerde anlam kazanmış madenlerin birbi-     yatın da etkisiyle kimyasal madde kokan
                                         rine  dönüşümünü  sağlamanın  anlamını     karanlık  odalarda,  deliliğin  sınırında,
                                         ve  ruhsal  aydınlanmayı  ifade  etmiştir.   madenleri altına çevirmeye çalışan bilim
                                         Bu  öğretilere  göre  ruhsal  aydınlanması-  adamları olmaktadır.
                                         nı  tamamlayan  kişi,  dünyaya  gelmeden
                                         önceki saf bilinç haline ulaştığı için hem   İşte,  gözlerinde  çılgınlık  ışığıyla  yıllarca
                                         ölümü  yenmiş  hem  de  var  olan  değerli   çalışıp  didinen  bu  adamların  yaptıkları
                                         değersiz her şeyle bütünleşmiştir.         binlerce  deneyle  elde  etmeye  çalıştık-
                                                                                    ları  öge  ise,    “Felsefe  Taşı”  dır.  Felsefe
                                         Simya;  ilk  olarak  Mezapotamya’da,       taşını  taşı  elde  edebilmek  için  yapılan
                                         Eski  Mısır,  İran,    Hindistan  ve  Çin’de;   birçok deney, aslında iki hedefi amaçlar:
                                         daha  sonra  Klasik  Yunan  Dönemi’nde     Maddeyi altına çevirmek ve ölümsüzlüğü
                                         Yunanistan’da, Roma İmparatorluğu’nun      bulmak. Bu gizemli taşın dokunduğu her
                                         hüküm  sürdüğü  geniş  coğrafyada,         maddeyi altına çevirdiği gibi taştan elde
                                         İslam  başkentlerinde  ilgi  uyandırmıştır.   edilecek iksirin de ölümsüzlüğü sağladı-
                                         Bünyesinde  kimya,  metalürji,  fizik,  tıp,   ğına inanılmaktadır. Gerçeği arayışta yol
                                         astroloji,  mistizm,  spiritüalizm  ve  sanat   gösteren, insanın içindeki aklı ve bilgeliği
                                         barındırmıştır.                            temsil eden felsefe taşına sahip olmanın,
                                                                                    onu ömür boyu aramakla gerçekleşeceği
                                         Batı’da ise simyanın kökleri ünlü simya-   düşünülmektedir.  Coelho’nun “Simyacı”
                                         cı  Hermes  Trismegistus’a  ve  onun  baş-  romanında anlatıldığı gibi “Arayış ve yol,
                                         lattığı  felsefi-spiritüel  bir  sistem  olan   taşın ya da hazinenin kendisinden daha
                                         Hermetizm’e uzanmaktadır.  1541 yılın-     önemlidir. Hedef, yolda olmaktır.”


                34
   28   29   30   31   32   33   34   35   36   37   38