Page 11 - Fen Bilimleri Dergi-6

yeni bulgularla bu tarihten 2.500-6.000 yıl
önce ortaya çıkıp ağızdan ağza aktarıldığı-
nı ortaya koyuyor. (Beyza Taşdelen/ Kayıp
Rıhtım/ Dosya, Edebiyat )

Peki, tarihi bu denli gerilere giden masal
gerçekte nedir? Sözlü geleneğin en güzel
yaratısıdır. İnsan olma yolculuğumuzda
rehberdir. Sevgi, şefkat, merhamet üreten
yanımızdır. Çıplak haliyle kabul etmek is-
temediğimiz hakikatin, en güzel anlatım
biçimidir. Kalpten kalbe giden en kısa yol-
dur. Çocuklarımız için bir dil öğretmeni,
en önemlisi de yaratıcılığımızın en güzel
meyvesidir.

17 ve 18. yüzyılda bilimde yaşanan devrim-
sel gelişmeler, aydınlanma hareketi bilimin
temelini oluştururken akla aykırı oldukları
için hayal gücünün en güzel verimleri olan
masallar, efsaneler, hikâyeler küçük görül-
müştür. “Bana masal anlatma!”, “Hikâyelere
karnım tok.” biçiminde ifadelerde de ger-
çek dışı, uydurma olmaları yönüyle redde-
dildikleri görülmektedir. Oysa masallar ya-
ratıcılığın gelişip ortaya konduğu en güzel
yaratılardır. İnsanlığın bugünkü seviyesine
ulaşmasında temel unsur da yaratıcılığıdır.

İnsan için yaşamsal bir ihtiyaç olan yaratıcı-
lık, onu diğer canlılardan ayıran en önemli
özelliktir. İnsanoğlu, yaratıcılığı oranında
doğa ve çevreye karşı güçlü kalabilmiş,
aynı zamanda çevreyi ve doğayı yine ken-
di istem ve arzuları doğrultusunda yeniden
inşa etmiştir.

Günümüz dünyası modern iş yaşamı ve
toplumsal hayatın gerekliliklerini yerine
getirebilmek için yaratıcı bireylere ihtiyaç
duymaktadır. Öğretmen merkezli ve ez-
bere dayalı kurulan eğitim sistemleriyle ne
yazık ki yaratıcı bireyler yetiştirmek müm-
kün olmayacaktır.

Uzmanlar, yaratıcı bireyler yetiştirmek is-
teyenlere “en eski ve en değerli insanlık ha-
zinesi olan masal”ların kapısını çalmamızı,
masalların geleneksel kültürde olduğu gibi
bir anlatıcının dilinde can bulurken sınırsız
hayal gücümüzle eşsiz biçimde yeniden ye-
niden yaratmamızı salık veriyor.

11